9 Ağustos 2015 Pazar

Cattle Decapitation - The Anthropocene Extinction.

Serinin hayal kırıklığı yaratan ilk yapıtı.

The Lord of the RingsBack to the FutureThe Godfatherve daha niceleri... Her biri birbirinden farklı film türlerinin önemli örnekleri olan bu uzun soluklu eserlerin yalnızca bir tek ortak ortası var. Doğru tahmin ettiniz. Sinemalara ve televizyonlara bir seri halinde sunulmaları ve eleştiri şeklinin serinin her bir ürününü kapsamasıyla oluşması örnek verdiğim filmleri değerlendirmede ortak kılıyor.

Cattle Decapitation, 1996 yılında Amerika'da dünyaya gelen bir deathgrind grubu. Müziklerinde grindcore ve death metal etkileri görülse de, dinlerken hiç beklemediğiniz anlarda kulaklarınıza ulaşıp içinizi ısıtan clean vokalli geçişleriyle, alışılagelmiş death metal temalarının dışında olan şarkı sözleriyle, kusursuz enstrüman kullanımı ve yenilikçi şarkı yapılarıyla da günümüzün en özgün ve en önemli metal gruplarından bir tanesi konumunda yer alıyor.



The Anthropocene Extinction, grubun 7. stüdyo albümü olma özelliğini taşıyor. Prodüksiyonluğu, Metal Injection, MetalSucks ve Sputnikmusic gibi daha pek çok sitede 2012 yılının en iyi albümlerinden biri olarak lanse edilen Cattle Decapitation'un bir önceki albümü “Monolith of Inhumanity”den tanıdık bir isim olan Dave Otero üstlenmiş.

“Monolith of Inhumanity”de gerçekler üzerinden dünyamızın geleceğini dinleyiciyle tartışan Cattle Decapitation, bir anlamda serinin devam niteliğini taşıyan Anthropocene Extinction”da insanoğlunun çevre üzerindeki olumsuz etkisini dile getirmeye çalışıyor. Albüm kapağındaki rahatsız edici yeşil tonundan ön planda insanı temsil eden cisme kadar her şey albüm konseptine uygun bir şekilde tasarlanılmış. Şarkı sözlerinin kalitesi de unutulmamalı elbette. Bu konuda “Monolith of Inhumanity”deki gelenek devam ediyor denilebilir.

12 parça ve 46 dakika süresinde olan albüm, grubun “Monolith of Inhumanity”den bir sonraki durağı olarak düşünüldüğünde yetersiz kalmasıyla göze çarpıyor. Grubun şarkı yazma yeteneği ve Travis Ryan'ın vokal performansı hala mükemmel olsa da, yılın en iyi albümünü yapabilme potansiyeline sahip bu adamların yapabilecekleri kesinlikle Anthropocene Extinction”dan daha fazlası.


Albüm hakkındaki bir başka olumsuz düşüncem ise albüm boyunca ilk dinleyişte vurulacağım ya da “Monolith of Inhumanity”deki herhangi bir parça kadar sıradışı bulacağım bir eserle tanışamamış olmam. Kritiğin, algıları ölüm, şeytan, kıyamet üçgeninden ibaret yüzlerce basit deathgrind gruplarından biri hakkında olmadığını, söz konusu grubun Cattle Decapitation olduğunu söylediklerime katılmayan tüm Cattle Decap. severlere hatırlatmak istiyorum.

Anthropocene Extinction”, “Monolith of Inhumanity”den önce gelseydi yine olumsuz eleştirilere maruz kalır mıydı? Muhtemelen pek çok Cattle Decap. sever bu soruyu kendi kendine soruyordur. Fakat ben bu durumu biraz da “Monolith of Inhumanity”deki her şarkıyı benimsemiş ve neredeyse albümdeki her saniyeyi ezbere biliyor olmama bağlıyorum. Serinin hayal kırıklığı yaratan ilk yapıtı olarak görsem de “Monolith of Inhumanity”den fikirler barındırdığı için kötü bir albüm diyemediğim Anthropocene Extinction”ı umarım zamanla daha çok sevebilirim. Puanım: 7.5/10.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder